>

                BEN VE AŞKIM (1.bölüm) 
  Onun bana olan aşkı,gençliginin engüzel baharında otlarla birlikte yeşillenmişti...O zamanlar kuşlar cıvıl cıvıl,dereler şırıl şırıl öterken,onun içide kımıl kımıl ediyodu. 
  Ben sabahları tuafiyeye giderkene,o da karakolun önüne dikiz nöbetine gecerdi. Onunla her sabah aynı yerde karşılaşıyoduk. Tıpkı Rafet'in el Romanındaki gibi.Hani ''seni seviyorum'' klibininsonunda Rafet arkasını dönüp kıza bakıyo ya,tıpkı onun gibi o da bana bakıyodu... Ama arkasını dönüp bakarken,durmayı unutup yürümeye devam ettigi için,hep aynı yerde ki elektrik diregine tosluyodu. Sonunda çareyi buldu! Elektrik diregini dibinden baltayla kesti.İlçemiz 3 ay elektriksiz kaldı.Traş makineleri çalışmadıgı için bütün erkeklerin sakalları uzadı ama o da bana karşı aptal durumuna düşmekten kurtulmuş oldu. 
    1.Bölümün sonu (devam edecektir ha)
 
 

         GEÇEN BÖLÜMÜN ÖZETİ 
  Onun bana olan...dereler şırıl şırıl öterken...nöbete gecerdi...tıpkı rafetin el romanındaki gibi...elektrik diregine tosluyodu...beni...dibinden balta ile kesti...ilcemiz 3 ay elektriksiz kaldı...bütün erkeklerin sakalları...aptal durumuna düşmekten kurtulmuş oldu (woow! nekadar zekiyim,özeti fragmanlar halinde verdim)

 

               İKİNCİ BOLUM
Artık onunla tanışma vakti gelmişti de geçiyordu bile... Bana bir hediye alıp çalıştıgım tuhafiyeye gelmeliydi !  Hmm... hediye için iki seçenegi vardı... Ya çorap da sattıgım için bana bir avuç bozuk para hediye edeceti, yada 24 ayarlı bir pırlanta yüzük.... Parmak ölçümü bilmedigi ve bozuk para daha kullanışlı oldugu için para getirmeliydi bence... ve o da öyle yaptı.
    Çalıştıgım tuafiyeye geldi! Evet sonunda gelmişti! Dedikodu olmasın diye, birbaşka deyişle demedikomadı olsun diye benim 2-3 metre uzagımda durup, bana bi avuç bozuk para attı....
Salak paraların dagılacagını hesaplayamamaıştı. Ben elimle ancak 2 tane bozuk para tutabildim. Geri kalan paralar değişik yerlerime isabet etti. Bitaneside tam gözüme geldi. Sanırım bu hediye beni duygulandırmıştı, çünkü gözümden yaşlar akmaya başladı....
     Çok romantik idi... Sonra yanına gittim, hala yaşaran gözümü göstererek ''GÖZÜMÜN İÇİNE MIÇTIN SALAKK'' dedim. Ayagına bi tekme attım, kafasını yardım. O da duygulandı sanırım ki her yeri kan aglamaya başlamıştı. Onu hastaneye götürürken içimden düşündüm ve olanlara aldırmadım. Hani öyledir ya ''BÜYÜK AŞKLAR, BÜYÜK KAVGALARLA BAŞLAR''

        _THE SON_